Cumhuriyet Halk Partisi Beykoz Belediyesi eski Meclis Üyelerinin önderliğinde 17 Nisan'da geçmiş dönem meclis üyeleri Polonezköy'de toplantı gerçekleştirmişlerdi.
Yapılan toplantı sonrası Beykoz'da bir şeylerin değişmesi için sessiz kalamayacaklarına kanaat getiren grup; CHP Beykoz'da mahalle temsilciliği yapmış, ilçe yöneticiliği yapmış ve partiye emek vermiş isimlerle Çubuklu'da Konca Garden'de kahvaltıda buluştular.
Yapılan toplantıdan memnuniyeti ve hala umudu olan CHP'liler, birşeylerin değişmesi ve mücadele etmek için ellerini değil, vücutlarını taşın altına koymaya hazır olduklarını dile getirdiler.
Katılım gösteren bir çok partiliye deklarasyon okundu. Temel Karadeniz'in okuduğu deklarasyon da şu ifadelere yer verildi.
"Değerli yol arkadaşlarımız,
Cumhuriyet Halk Partisi'nin onurlu neferleri,
Bugün burada sadece sorumluluğumuzu hatırlamak ve hatırlatmak için bir aradayız.
Beykoz’da partimiz adına tarihi bir dönem yaşıyoruz. Yıllardır özlemini duyduğumuz belediye yönetimi halkın desteğiyle kazanıldı. Bu başarı, sokak sokak çalışan, kapı kapı gezen, gece gündüz emek veren parti emekçilerinin eseridir.
Bu başarı 1.yılın sonunda akıl almaz ,üzücü ve kontrolünü kaybetmiş bir duruma dönüştü.
Bizler ,1.yılın sonunda yaşanılan olumsuzlukları sahada ,sokaklarda bertaraf etmek ve kamuoyunda partimize zarar gelmemesi adına her platformda yönetimin yeni olduğunu vurgulayarak arkasında durduk.
FAKAT!!!
Siyasi irade , partinin stratejik yönelimlerini belirlemek yerine, yalnızca kişisel çıkarlar ve egolardan dolayı siyaset üretilememiştir. Bu türden iç çekişmeler, halkın taleplerine ve toplumun ihtiyaçlarına odaklanmak yerine, kişisel iktidar mücadelesini gün yüzüne çıkmıştır.
Siyasi iradenin daha fazla siyaset üretmesi, halkın sorunlarına odaklanması ve parti içindeki mücadeleyi, yalnızca kişisel çıkarlar için değil, partinin ve halkın yararına kullanması elzemdir.
Şunun altını kalın çizgilerle çiziyoruz:
Bizim mücadelemiz kişilere değil, ilkelere dayanır. Örgüt içinde kimse kimsenin rakibi değildir.
Örgüt kültürü; konuşmayı, eleştirmeyi ama aynı zamanda sahip çıkmayı da bilmek demektir.
Kazanıldı ama siyasi olarak yönetilemedi.
Bizler örgüt olarak bir arada kalamadık daha doğrusu, siyasi irade bir arada kalmamıza izin vermedi. Kararlar, ortak akılla değil, dar bir çevrede alındı. Parti içindeki çoğulculuk yok sayıldı, emek verenlerin sözü dinlenmedi.
Siyasi iradenin tavrı, kapsayıcı değil; ayrıştırıcı oldu. Örgütü birleştirmek yerine bölen, küstüren, ötekileştiren bir yönetim anlayışı sergilendi.
Kendisini partinin üstünde gören, yönetimi kendi kişisel arka bahçesi gibi kullanmaya çalışan siyasi irade ile karşı karşıyayız.
Yetki sınırlarını aşarak, seçim sonrası belediye ile örgüt arasındaki dengeyi alt üst eden, belediye yönetimine müdahaleye yeltenen bir anlayışla karşılaştık.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin gücü ile iktidar yolunda yürürken partimize dahil olan ve partimiz sayesinde önemli ,yetkin konumlara gelenler örgütümüze ve beykozumuza hizmet etmesi gerekirken parti kimliği ile partimize hiçbir şekilde yakışmayan davranışlar içine girdiler.
Herkes şunu bilmelidir ki bu çirkin davranışların partimize mal edilmesine asla müsaade etmeyeceğiz.
Bu örgütün enerjisini, emeğini ve heyecanını kendi dar siyasi oyunlarına alet eden siyasi anlayış, ne yazık ki partimize zarar vermiştir.
Cumhuriyet Halk Partisi; kişisel çıkarlar için değil, halkın taleplerini hayata geçirmek için vardır. Hiç kimse, bu örgütün sırtından kendi koltuğunu sağlamlaştırma hakkına sahip değildir.
Bugün gelinen noktada açık konuşmalıyız:
CHP Beykoz Örgütü’nün halkla bağı zayıflamışsa, bunun en büyük sorumlusu, siyasi iradenin dar kadrocu, müdahaleci ve sorumsuz yönetim anlayışıdır.
Siyasi taraf düzelmeden, belediye yönetiminin de sağlıklı işlemesi mümkün değildir. Örgüt zayıfsa, belediye yalnızlaşır. Örgüt küstürülürse, halk uzaklaşır.
Bu yüzden biz diyoruz ki:
Kimse, CHP'nin ilçe örgütünü kendi şahsi planlarının malzemesi hâline getiremez.
Bu partinin evlatlarını, kadınlarını, gençlerini dışlayan bir anlayışa artık dur deme zamanıdır.
Yıllardır yapılan yerel,genel,referandum ve birçok seçimlerde emek veren herkesle birlikte büyüyerek devam edeceğiz.
Eminiz ki burada olan olmayan tüm emektar partililerimiz müsterih olsun ,bu olumsuz durumları hep birlikte düzelteceğiz.
Bugün burada bir isyanı değil, bir uyanışı dile getiriyoruz.
Bu konuşma, ayrışma değil; hesaplaşma ve yeniden yapılanma çağrısıdır.
İç barışı sağlamak, güveni yeniden tesis etmek ve halkla kurduğumuz bağı güçlendirmek için yola çıkıyoruz.
Çünkü biz hâlâ buradayız.
Hâlâ inançlıyız.
Hâlâ bu ilçede halkın umudu biziz.
Artık sadece kazanmak yetmez.
Artık doğru yönetmek zorundayız.
Adil, katılımcı ve hesap verebilir bir anlayışla yolumuza devam edeceğiz.
Kırgınlıkları onaracağız. Örgütü ayağa kaldıracağız.
Çünkü bu dava bizim.
Bu örgüt bizim.
Ve bu gelecek, bizim omuzlarımızda yükselecek.
Teşekkür ediyorum.
Dayanışmayla, cesaretle, hep birlikte başaracağız.
Unutmayın bu parti hepimizin.Bu dava hepimizin.Ve Beykoz’u aydınlık yarınlara hep birlikte taşıyacağız.
Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi
Yaşasın örgütlü mücadelemiz... "