Cumhur'un Zaferi!

24 Haziran 2018 de Türkiye Büyük Millet Meclisi 27.Dönemine 600 yeni üyesiyle birlikte girdi. Hayırlara vesile olsun. Girdi girmesine ama Türkiye tarihine de not düşülmesi gereken önemli olayların sahnede olduğu bir seçim dönemiydi. Zafere giden yol elbette çiçekli değil çilelidir. Bilindiği üzere Millet ittifakına karşı Cumhur ittifakı galip geldi. Doğruya doğru itiraflarla dolu bir seçim çalışması yürüttüler.Kazanan Türkiye oldu, kazanan Millet oldu. Neden mi ? Tarafsız bir gözden bakacak olursak ; TİKA’yı kapatacağını , MİT’in bütçesini düşüreceğini söyleyen, TRT yi kapatacağını söyleyen Meral Akşener. Kanal İstanbul, hızlı tren, Çanakkale köprüsü, gibi büyük projeleri durduracaklarını bildiren Temel Karamollaoğlu. TSK daki şerefli komutanların apoletlerini sökeceğini söyleyen , seçmenine intikam alacağız intikam nağaraları attıran, meydanlarda vaatlerinin hep yıkmak dağıtmak olduğu ; PKK terör örgütüdür mücadele edeceğiz sözünü bir kere duyamadığımız Kandil’den gelen talimat sonrası, seçmenine oyları HDP ye verin diye yalvaran, şehit evleri yerine Demirtaş’ı ziyaret eden , sürekli Müslüman olduğunu ispat etmeye çalışan Muharrem İnce. Görüldüğü gibi Millet ittifakı vatandaşın gözünde bu itiraflardan sonra adeta bir yıkım ekibi ismini aldı. Diğer taraftan sosyal mecralarda Ak parti hükümeti ve Erdoğan hep barış süreci yüzünden eleştirildi. HDP ye meclisin yolunu Erdoğan açtı denildi. ‘’Habur,Oslo,Barış mitingi,Çözüm süreci’’ diye sayanlar , diğer taraftan her evden HDP ye bir oy kampanyasına devam etti. Ak parti hükümeti barışı getirmek için bu adımları attı ama barışın gelmeyeceğini gördüğü anda terör örgütünün karşısına geçmeyi bildi. Bunu bildikleri halde Erdoğan düşmanlığı HDP ile kol kola girmelerine neden oldu. Millet ittifakı grubunda yer alanların ‘’Başkanlığımda her partiden bakan olacak’’ söylemleri HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temeli’nin ‘’iktidarda yer almamız durumunda Afrin’i geri alacağız’’ sözünü destekler nitelikteydi. Seçim öncesi yapılan kamuoyu araştırmalarında Cumhur ittifakı her zaman manipülasyoncular tarafından mağlup gösterildi. Millet ittifakı seçmenleri her yerde ‘’Ben eski bir Ak partili olarak oyumu bu sefer Muharrem İnceye vereceğim, Tayyip bey yoruldu.’’ cümlelerini sıkça işittik. Yani hummalı bir algı operasyonu vardı. Muhalefet, başına taş düşse hükümetten bilir hale geldi. Bunun en net örneğini ayakları kesilerek ölüme terk edilen yavru bir can üzerinden prim yapmaya çalışan sayın Muharrem İnce göstermişti. İnce ‘’Erdoğan kindar nesil deme, sen kindar nesil dersen bir minicik köpek yavrusunun bacaklarını keserler sonra. ‘’ İfadesi pek çoğumuza bu kadar da olmaz dedirtmiştir. Anket çalışmalarında da büyük bir algı operasyonu yapıldı. SONAR seçim öncesinde açıkladığı son ankette Erdoğan’ın oyunu %48,3 , Muharrem İnce’nin oyunu ise %31,4 olarak öngörmüştü. MHP nin oyu da % 7 olarak görülüyordu. Seçimin ilk turda bitmeyeceğini, Cumhur ittifakının çoğunluğu sağlayamayacağından bahsedildi. Seçim sonrasında ise ; SONAR Araştırma Şirketi Başkanı Hakan Bayrakçı, CNN Türk’te katıldığı ‘’Türkiye’nin Gündemi’’ programında ‘’Anketlerde Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanacağını ilan etsem bahsettiğim kitle beni çarmıha gererdi.’’ İfadesini kullandı. Herhangi bir kitle istiyor diye, var olan bir gerçekliği saklayıp yalan ifadelerle algı yaratmaya çalışmak ve insanları yanlış yönlendirmek demokrasinin neresinde var, insan soramadan edemiyor... Muhalifler; Adaylarından seçmenlerine, anket şirketlerine, medya kuruluşlarına, sosyal medyaya kadar her fırsatta yalana, algıya, iftiraya, kelime oyunlarına başvurdu. 15 Temmuz’da tanklara,tüfeklere göğüs gererek kurtardığımız ülkeyi, seçim sandığında FETÖ’ye teslim etmek isteyenlerle, darbecilere ana kuzular, engelleyenlere katil diyenlerle bir aradaydık. Bütün bunların yanında Devlet Bahçeli’nin kararlı duruşu, milliyeçiliğe olan saygısı bu zafere ulaşılmasında etkin bir rol oynadı. Bahçeli, ‘’Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben’’ görüşünü kanıtlamış oldu. Bütün kirli oyunlara, kaos planlarına rağmen 25 milyonu aşkın bir oyla yeni hükümet sisteminin 1. Başkanı Recep Tayyip Erdoğan oldu. Bu topraklarda ve ümmetin kalbinin attığı her yerde! Kudüs’te, Arakan’da, Kırım’da,Bakü’de zafer sevincimiz var. Bu zafer Alparslan’ın, Fatih’in, Selahattin Eyyubi’nin, Şeyh Şamil’in, Aliya İzzetbegoviç’in evlatlarınındır. Kutlu olsun!