Nasıldı seçimden önceki hava? "İstanbul'u alırsan, Türkiye'yi alırsın". Şimdi nasıl oldu manzara? Şu şekilde: Eğer İstanbul'da ısrar eder de gerçekten bir şekilde, bir formülde alırsan, Türkiye'yi bırakırsın. Neden böyle diyorum? Anlatayım...

Şimdi belki atasözü gibi geliyor ama aslında "İstanbul'u alırsan, Türkiye'yi alırsın" sözü, bir başka sözün türevidir. Nedir o söz? "İstanbul'a kar yağmadan, Türkiye'de kar yağmaz". Yıllar önce rahmetli Nezih Demirkent tarafından söylenen ve ülkedeki ayrımcılığın en büyük kanıtı olan bu söz, zamanla siyasette gücün de sembolü haline gelmiş. Peki, bir türlü sonu gelmeyen İstanbul sonuçları ne zaman açıklanacak ve sonuç bizi nereye götürecek?

Bakınız ben önce süreci anlatayım:

1- Seçim gecesi saat 23.00 sularında Sayın Binali Yıldırım "Seçimin gayrıresmi sonuçları açıklanmıştır" diye başlayan açıklamasında kendisini İBB Başkanı ilân edip, kürsüden indi

2- Sabah saat 10'a kadar Anadolu Ajansı veri girişi yapmadı ve sabah YSK Başkanı "Anadolu Ajansı benim müşterim değil" dedi

3- Günlerce süren süreçte AK Partililer Canlı Yayınlara çıkıp, onbinlerce geçersiz oydan bahsetti, oyların  çalındığını söyledi ancak CHP'lilere de daha baştan "Suçsuzsanız sesinizi çıkartmazsınız" denilerek gözdağı verildi

4- Bu süreçte her sandıktan binlerce oy geleceği vaad edildi, hatta 2000 oy da arada Beykoz'dan gitti denildi

5- Ancak sonuçta görüldü ki, 20 binlik fark, ine ine ancak 15 bine indi. Burada ise AK Partililerin mührü yanlış yere vurması etkin oldu. Yani oy hırsızlığı falan olmadığı ortaya çıktı 

6- Bu kez seçimlerin yeniden yapılması gündeme taşındı. Büyükçekmece'de Belediye Başkanı'nın açıklamasına göre semtte gezen polis devriyeleri 10 yaşında bir çocuğu bile seçmen olarak kayıtlara geçti. Dahası, 13 yaşındaki çocuklara bile imza attırıldığı iddia edildi.

7- Ekrem İmamoğlu, son yaptığı açıklamada Büyükçekmece'de 11 kişinin bir evde oturduğu ve bunlardan 4'ünün ise Aday olup kaybeden Mevlüt Uysal ile birlikte Dernek Yöneticiliği yaptığını açıkladı. Resmi YSK verilerinden hareket eden İmamoğlu, ayrıca Mevlüt Uysal'ın Özel Kalem Müdürü'nün de ikametinin aynı adreste göründüğüne işaret etti. 

Şimdi...

Tüm bu yaşananların ardından eğer YSK "Seçim tekrarı" kararı verirse, bu bir skandal olacaktır. Diyelim ki, skandal karar alındı, seçimler tekrar edildi.

Beklenti şu: Zaten çekilecek olan Saadet Partisi oyları Millet İttifakı'na aktarılacağından zaten Ekrem İmamoğlu bu kez farklı kazanacak. E, hadi diyelim Saadettiler ortak karara uymadı, gitti Binali Yıldırım'a verdi ve 10 gündür İBB Başkanı olan Ekrem İmamoğlu koltuktan indirildi, yerine Binali Bey geçti.

AK Parti kaybeder...

Yazdım ben daha önce... Müneccim falan değilim. Medyum değilim. Geçmişe bilimsel gözlerle bakan birisiyim. Bunlar yaşandı daha önce çünkü... Özal zamanı yaşandı.

AK Parti, 2023 seçimlerinde 100 milletvekili bile çıkartamaz.

Burası İstanbul çünkü...

Burayı kazanan, Türkiye'yi kazanır. Ancak kazanan kişiye mazbata vermeyip, tüm yollar denendikten sonra tabir yerindeyse onu elinden "zorlaya zorlaya" almak, belki İstanbul'u kazandırır ama bu kez Türkiye'yi kaybettirir.

AK Parti, Sayın Abdullah Gül, Sayın Ali Babacan, Sayın Ahmet Davutoğlu, Sayın Bülent Arınç ve Sayın Kadir Topbaş'ın ardından Sayın Yücel Çelikbilek gibi bir ismi dışarıda bırakmakla artık sonunu kendisinin de kestiremediği bir yola girmiştir. Eski havasını kaybetmiştir. Bunun en güncel fotoğrafı ise bir önceki Beykoz Belediyesi Meclis Üyeleriyle bu dönemdeki Meclis Üyelerinin farkında gizlidir.

Yücel Çelikbilek'in ekibindeki hiçbir kişi sosyal medya hesabından Sayın Ekrem İmamoğlu için "imamın oğlu" gibi seviyesiz bir yakıştırma içine girmemiştir, böyle ucuz sokak ağızlarından gelecek alkışa da asla tamah etmemiştir. Yalnızca bu mesaj bile Beykoz'un yeni AK Partisi'nin seviyesini ortaya koymaya yeterdir.