Sonunda AK Parti'nin Beykoz Adayı belli oldu: Zeytinburnu'nun Belediye Başkanı Murat Aydın... Tabi AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu seçimi büyük bir risk. Peki, bu riskin kaynağı nedir? Kapalı kapılar ardında konuşulanlar neydi? Ne oldu da Beykoz dışından bir isim Beykoz'a Başkan Adayı yapılmak isteniyor?

Öncelikle şunu söyleyeyim: Bu sorulara yüzlerce farklı yanıt verilebilir. Beykoz ile iç-içe olan hemen herkes bu sorulara kendince bir yanıt verebilir. Ancak benim yanıtlarım şimdi biraz daha farklı olacak. Ben bu soruları hem daha önceki yazılarım hem de gözlemlediğim gerçekler etrafında yanıtlayacağım.

Bir kere bu soruların hepsinin tek bir yanıtı var: Yücel Çelikbilek gerçeği... Ben her yazımda söyledim ancak bir türlü derdimi anlatamadım. Şimdi güzel kardeşim... Başbakanlık makamına kadar yükselen bir ismi tutup Vali'nin de hiyerarşide altında yer alan Belediye Başkanlığı'na gönderiyorsa Sayın Erdoğan, Beykoz'da AK Parti'den Aday Adayı olanlar bir kendilerini gözden geçirmeli... Tamam, Beykoz belki 250 bin kişinin yaşadığı nüfus bakımından son sıralarda yer alan bir ilçe olabilir. Siyasilerin daha yüksek oy potansiyeli olan ilçeler kadar önem vermediği bir yer olabilir. Ancak hepimiz üzerinde hemfikir değil miyiz ki, Beykoz'un stratejik bir önemi var? Hepimiz bilmiyor muyuz ve kulaktan kulağa fısıldaşmıyor muyuz "Bizi Beykoz'da barındırmazlar; buralar 10 sene 20 sene sonra bambaşka biryer olur" diye? E, peki bu kadar geleceği önemli olan bir yere, Yücel Çelikbilek gibi bir ismin attığı imza sonrası kimin gelmesini bekliyoruz? Söz aldığı Beykoz Belediye Meclisi'nde önündeki kağıdı bile okuyamayan ve Yücel Çelikbilek'in gölgesinden çıktığında sudan çıkmış balığa dönen Meclis Üyelerimiz mi? Yahu, eğri oturalım, doğru konuşalım. Sayın Binali Yıldırım'ın İBB Başkanlığına Aday gösterildiği yerde, Yücel Çelikbilek gibi bir isimden boşalan Beykoz Belediye Başkanlığı koltuğuna oturtacağımız bir isim yok... Yok yani... Ben biraz Salim Öztürk'ün biraz Muharrem Kaşıtoğlu'nun bu işe uygun olabileceğini yazdım ama olmadı.

Ne dedi AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan? Dinlediniz mi konuşmasını? Hiçbir ye için değil ama Beykoz için konuştu ve dedi ki: "Beykoz kararımızda liyakata önem verdik". Peki, bu vurgunun söylem analizi ne diyor bize? İşte benim daha önce bin kere yazdığımı söylüyor: "Yücel Çelikbilek isminden sonra yazacağımız isim en az Yücel Çelikbilek ismi kadar bizi tatmin etmeli"... Yani çok fazla araştırmaya da gerek yok: Söylüyorum size... Beykoz Belediye Meclisi'nde gerçekleştirilen geçmiş oturumlardan fazla değil 2 tanesinin videosunu izleyen herkes, Beykoz'u tanımasa bile 'liyakat' konusunda Yücel Çelikbilek dışında bir tane isim olmadığını direkt söyler.

"Ya Ferdi, öyle böyle diyorsun da sen şunu söyle: Şimdi ne olacak?" diyorsanız onu da söyleyeyim:

1- Öncelikle Beykoz'da AK Parti'nin işi çok zor. Beykozlulara Yücel Çelikbilek'i anlatmak kolay ancak Murat Aydın'ı anlatmak kolay değil... Yücel Çelikbilek Karslı olduğundan ilçedeki Giresunlu-Kastamonulu çekişmelerinden hep avantajlı çıktı. Çelikbilek, "Kardeşim ne Giresunlusu ne Kastamonulusu, ben Karslıyım. Bizim AK Parti olarak böyle memleket hesabımız olamaz. Bizim derdimiz Beykozlunun geleceği..." dediğinde herkes susuyordu. Çünkü listesinde de Muharrem Kaşıtoğlu vardı, Salim Öztürk vardı. Onun da rahatlığı vardı. Ancak şimdi Giresunlu olan Murat Aydın'ın bir Kastamonulu ile konuşurken ne diyeceğini hiçbirimiz bilmiyoruz. Diğer yandan MHP defteri kapanan Muharrem Kaşıtoğlu başka bir partiden olmasa da Bağımsız bir olası Adaylığı sonrası Beykoz'da dengeler nasıl değişir? Bilemiyoruz

2- Daha önce de yazdım, yine söylüyorum: Hanefi Dilmaç AK Parti Beykoz İlçe Başkanı olmayı kabul ederek, büyük bir strateji hatası yapmıştır. Yücel Çelikbilek ile iyi geçinen ve Başkan Yardımcılığı sırasında Beykozlunun sesine en az Muharrem Kaşıtoğlu kadar yanıt verebilen bir Dilmaç, kesinlikle Beykoz Belediye Başkan Adayı'ydı. Ancak neredeyse 10 yıldır hizmet verdiği Beykoz'da sabırla beklediği Başkan Adaylığı elinden uçup gitti. Üstelik İlçe Başkanlığı sırasında da hem kendisini hem de partisini çok fazla yıprattı. Mustafa Gürkan'ın üstlendikten sonra nasıl bir iş olduğunu sonradan anladığı İlçe Başkanlığı'nı hafife aldı. Nasıl bir ateşten gömleği giydiğini belki sonra farketti ama iş işten çoktan geçmişti. En azından Mustafa Gürkan'a sorsa, kendisinden şu yanıtı alması işten vazgeçmesine yetecekti: "Adem Sefer yıllarca bu görevi yürütürken yanında Mustafa Gürkan'ı vardı ama benim yanımda bir Mustafa Gürkan yoktu". Yanıt bu kadar basitti.

3- Gerek Bilal Erdoğan, gerek Metin Külünk Beykoz ile ilgili olarak AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan için bir referans niteliğindeydi. Zaman zaman AK Parti'nin Hanım Milletvekilleri de ilçeyi ziyaret etti. Beykoz'a yabancı olan bu isimler ve gözlemledikleri, kuşkusuz Sayın Erdoğan'ın kulağına gitti. Peki, Yücel Çelikbilek'i dışarıda bırakırsak, AK Partit eşkilatı nasıl bir vitrindi? Düşünün... Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek: Tamam... Peki diğerleri? Şimdi siz zannediyor musunuz Sayın Murat Aydın eğer seçilirse bu 'liyakat' konusunu kendisiyle sınırlı tutacak? Teşkilat içinde de bu liyakata dikkat etmeyecek mi? Belediye Meclis Üyeleri seçiminde göreceksiniz... Nasıl bir sırat köprüsü kurulacak AK Partililer için Beykoz'da...

4- Son madde olarak da şunu yine tarihe bir not olsun diye söyleyeyim: Yücel Çelikbilek eğer siyasetten tamamen elini çekmez ise ben Sayın Binali Yıldırım ile mutlaka çalışacaklarına inanıyorum. Mutlaka... Eğer bu olmazsa da AK Parti'nin Beykoz'da kaç temsilcisi, kaç teşkilat başkanı, kaç Başkanı kaç Müdürü olursa olsun, Sayın Murat Aydın ilçe ile ilgili tek bir kişiden bilgi alır ve tek bir kişiye güvenir: Yücel Çelikbilek...

Hani bir ara hastalandığında ve sessiz sedasız ameliyat olduğunda kapalı kapılar ardında toplantı yapanlar, Yücel Çelikbilek sonrasının mühendisliğine soyunanlar var ya? İşte o 'abi'lere ve o 'abla'lara duyurulur.
Editör: TE Bilisim