Saadet Partisi Beykoz İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen "Ahde Vefa Gecesi" programı Öz Paşabahçe Düğün Salonu'nda gerçekleştirildi. 

Saadet Partisi Beykoz İlçe Başkanlığı'nın düzenlediği vefa gecesinde Milli Görüş hareketi içinde kurulduğu günden itibaren çeşitli kademelerde görev yapmış ancak hayatını kaybetmiş olan dava arkadaşlarını andı.


SP Beykoz İlçe Gençlik Kolları Başkanı Serhat Kahraman'ın sunuculuğunu yaptığı Vefa Gecesi programı, Beytullah Çendeoğlu Hocanın Kur'an-ı Kerîm tilaveti ve İstiklal Marşı ile başladı.


Öz Paşabahçe Düğün Salonu’nda gerçekleşen “Ahde Vefa Gecesi” programına Sp İstanbul İl Başkanı Dr. Abdullah Sevim, YENİAD Genel Başkanı - İl Başkan Yardımcısı Selman Esmerer, SP İl Müfettişi Şahin Soylu, SP İl Başkan Yardımcısı Fatih Akdağoğlu, SP Beykoz İlçe Başkanı Şeref Kaçmaz, CHP Beykoz İlçe Başkanı Aydın Düzgün, İYİ Parti Beykoz İlçe Başkan Vekili Adnan Ceviz, Beykoz Muhtarlar Birliği Başkanı Hüsnü Kolcu,  STK temsilcileri, muhtarlar ve partililer katılım gösterdi.



SP Beykoz İlçe Başkanı Şeref Kaçmaz; "Yarım asırdır önce ahlak ve maneviyat diye yola çıkan Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamızın kurmuş olduğu Milli Görüş hareketinin 5'nci partisinin çok kıymetli mensupları hepiniz hoş geldiniz. Bu akşam Ahde Vefa, bir çokları için hiçbir anlam ifade etmeyen ama bizim için çok şey ifade eden "Ahde Vefa" için toplanmış bulunuyoruz.

Bu gecemizde tek amacı, yeryüzünde hakkı ve adaleti tesis etmek için mücadele eden mücahitler ve mücahidelerimizi anacağız.

24 Haziran 2018'de gerçekten tarihimizin en önemli seçimimizi hep birlikte yaşayacağız. Neredeyse ülkenin bütün kritik kurumların satıldığı, paradan para kazanan bankaların uzun yıllardır vergi rekortmeni olduğu, ahlak ve maneviyat çöküntüsü ile ailelerin yıkıldığı, yabancı paraların Türk Lirası karşısında zirve yaptığı bir dönemde hala hakkı ve adaleti haykırana, talep eden, haksızlığa karşı başkaldıran Milli Görüşçüler olarak, 24 Haziran'a kadar bizlere uyku yok" dedi.



SP İstanbul İl Başkanı Dr. Abdullah Sevim; "Erbakan Hocanın Kemiklerini Siz Sızlattınız"

"Erbakan Hoca'nın kemiklerini sızlatmak ile bizi suçlayanlara şunu söylemek isteriz. En çok üzerine durulan Uğur Dündar'dır. Dündar, Erbakan hocamızın başarılı olmasında en büyük katkısı olan programcılardan birisidir. Erbakan hocamız, Uğur Dündar'ın yaptığı 'İşte Hayatımız' programı ile Türkiye'deki o güne kadar Erbakan hocayı tanımamış, yanlış tanımış ne kadar insan varsa onlara Erbakan hocayı gerçek manasıyla tanıtma aracılığı yapmıştır. Hocamız vefatından önce son kez ısrarla bir başkasıyla program yapılmasını teklif etmelerine rağmen Erbakan hocamız, Hayır! Uğur Dündar ile program yapacağız demiştir.

Sizler, Erbakan hoca hayattayken, yanından ayrılarak en büyük ihaneti etmediniz mi, Allah'tan korkun. Davasına ihanet ettiniz, alay ettiniz. Tekerlekli sandalye ile Erbakan hocamız, hastaneye götürüldüğü için şuan Türkiye'nin bir numarası Erbakan hocamız ile alay etti. Uğur Dündar'ı programa getirdik suç öyle mi?

Biz bu ülkede barış istiyoruz, kardeşlik istiyoruz. Alevisi-Sunnisi, Lazı-Çerkezi, Solcusu-Sağcısı ile kucaklaşmak istiyoruz.

SP, 2002 yılından beri %10 barajından dolayı meclise giremiyordu. Cenab-a Allah önümüze böyle bir fırsat geldi. Biz mecliste olmuş olsaydık eğer bugün, bu konuştuğumuz konuları konuşmuş olmayacaktık. Ama biz olmayınca, sesimiz duyulmayınca memleketimiz bu hale geldi.

Patron Başka, Müteahhit Başka, Bunlar İşin Sahibi Değil  Taşeronu!

16 yıldır bu ülkeyi yöneten şahıs diyor ki; "Türkiye şahlanacakmış, küresel güç olacakmış, faiz, enflasyon, cari açık düşecekmiş, dar gelirli vatandaşların standartı artacakmış, tüm fikirler özgürce ifade edilecekmiş, bireysel özgürlükler güvence altına alınacakmış, büyük projeler hayata geçirilecekmiş, yolsuzluk, yoksulluk ile mücadele edilecekmiş, yeni fabrikalar açılacakmış, vergi yükü azalacakmış, kuvvetler ayrılığı gerçekleşecekmiş, yargı bağımsız olacak, adalet sağlanacakmış" bunu kim söylüyor; 16 yıldır bu ülkeyi yönetenler söylüyor.Bu ülkeyi sen yönetemedin mi? Muhalefet partisi bunları söyler. 16 yıldır ülkeyi biz yönetmiyoruz. Biz idare etmeseydik bunların hepsi olacaktı. Olmaması için bir sebep yok. Yapmak istemedikleri için yapamadılar. Ülkeyi kendi projeler ile yönetmedikleri için, dış güçlerden aldıkları talimatlar ile yönettikleri için yapamadılar. Patron başka, müteahhit başka, bunlar işin sahibi değil taşeron!

Zina yasasını, yasak olmaktan çıkartmakla Avruba Birliği kanunlarına uymak için yanlış yaptık. İstanbul'a ihanet ettik. Vazgeç! Halen vazgeçmiş değilsin, gözünüz halen boş arazilerde. Sen Türkiye'nin Cumhurbaşkanımısın yoksa Belediye Başkanı mısın?

Deniz kenarları betonlarla dolduruldu. Herkesin kullanma hakkı olan alanları, belli kişilere tahsil ediyorsunuz. Rant büyük! 1 daire 10 Milyon Lira...

Açlık sınırının altında asgari ücretler ile insanlar süründürülüyor. Böyle olunca da evde huzur kalmıyor. Aileler her gün çöküyor, boşanmalar artıyor, evlenmeler ve boşanmalar yarış halinde. En dindar aileler içinde bu geçerli hale geldi. Evlenmeden boşanmayı düşünür hale geldiler.

Allah'ın izniyle 24 Haziran bir fırsat!

Bu seçimlerde Türkiye'nin yönetimin değişmesi sağlanacak. kralbet Cumhurbaşkanı ısrarla işleyecek; 'Bunların tüm derdi Tayyip Erdoğan'ı düşürmek' diyecek. Hayır! Bizim Tayyip Erdoğan ile bir derdimiz yok. Müslüman kardeşimiz ama yanlış yapıyor. Manifesto olarak sunmuş olduğu şeyleri çoktan yapmış olmalıydı, yapamadı. Biz ona da acıyoruz, onun da kurtulmasını istiyoruz. Kurtulmasının çaresi iktidarın el değiştirmesi, muhalefete çekilip kendisini dinlemesi, ben nerede hata yaptım demeli. Bunu yapmazsa eğer Tayyip Erdoğan'a da yazık etmiş olacağız, ülkeye de yazık etmiş olacağız. Bakınız kendisi milletim isterse ben giderim dedi. Bunun üzerine muhafelet partileri, genel başkanımız Temel Karamollaoğlu "Tamam inşallah" diye twit attı. Gitsin diyenler 1 milyonu geçmiş, kalsın diyenler ise 130 binde kaldı.

Milli Görüşçülere Böyle Bir Şey Yakışır mı? 

Bizim derdimiz Tayyip Erdoğan değil. Biz CHP ile ittifak yapmadık, biz CHP ile seçim işbirliği yaptık. CHP, İYİ Parti, Demokrat Parti ve Saadet Partisi amblemleri var. Bu ittifak, seçim barajının %10'un altına düşürme birliğidir. Hatırlayın! Yenikapı'ya Kılıçdaroğlu'nu getirmek için Binali Yıldırım yalvardı. Tayyip Erdoğan bizzat kendisi rica etti. Oraya getirdi. Çok güzel fotoğraf verdiler, Yenikapı Ruhu dediler. Bu suç değil! Ama Saadet Partisi, onların kaldırmadığı, yokluğa mahkum etmek istediği seçim barajını ortadan kaldırmak için seçim işbirliği yapınca bu suç oluyor. Gelin diyorsunuz ki bizim seçim amblemimiz artında seçimlere girin diyorsunuz. Biz Milli Görüş tarihi boyunca hiçbir zaman bir siyasi partinin altında seçime girmedik, bundan sonra da girmeyiz. Biz Milli Görüşçülere böyle bir şey yaraşır mı ? Biz böyle bir şey yaparsak o zaman Necmettin Erbakan hocanın kemikleri sızlar. Biz hocamıza hiçbir zaman ihanet etmedik. Türkiye'yi yaşanabilir bir hale getireceğiz." ifadelerini kullandı.

Programda SP İl Başkan Yardımcısı Selman Yücel ve SP İl Müfettişi Şahin Soylu'da birer konuşma yaptı.

Ahde Vefa Gecesi, helva ikramı ile son buldu.

   
Editör: TE Bilisim