Beykoz'da faaliyet gösteren bir spor kulübü, Başkanı ve yöneticisiyle birlikte İBB'nin AK Partili Başkan Adayı'nı ziyaret ediyor. "E, bunda ne var?" diyeceksiniz. Bir şey yok elbette... Herkesi ziyaret edebilir; yarın da CHP'li Ekrem İmamoğlu'nu ziyaret edebilir. Bunda herhangi bir sorun yok. Ancak ziyaretin içeriği biraz tartışma konusu...

Spor kulübümüzün yöneticileri, ziyaret sırasında 'tesisleşme' konularında Sayın Binali Yıldırım'a brifing veriyorlar; Beykoz Belediyesi ile İBB'ye yapılan başvuruların belgelerini paylaşıyorlar. Yani? Yani Beykoz'umuzda faaliyet gösteren bu güzide kulübümüz için çoktan 1 Nisan gelmiş... Seçimi de AK Parti kazanmış bile... Şimdi aynı yöneticilerimiz eğer Sayın Yıldırım, yarın İBB Başkanı olarak seçilirse, bu kez gönül rahatlığıyla Özel Kalem'den randevu alabilecekler. Hatta görüşme sırasında da "Efendim, seçim zamanı sizin için çalıştık. Bakınız seçim öncesi ziyaretimizi de sosyal medya hesabımıza 'İBB Adayı Binali Yıldırım' olarak yazmıştık. Yetinmedik, yerel gazetelere de haberini ulaştırdık" diyebilecekler. Ne güzel değil mi? Peki, seçimi Ekrem İmamoğlu kazanırsa ne yapacaklar? Spor kulübümüzün sosyal medya hesabından "Binali Yıldırımlı" paylaşımı mı kaldıracaklar? Yoksa, benim bu yazımı okuduktan sonra hemen telefona sarılıp, Sayın Ekrem İmamoğlu'ndan da randevu isteyip, işi sağlama mı alacaklar?

Ben şahsen yoruldum artık bu eşitsizliklerden... Su taşımalardan...

Sayın Cumhurbaşkanım,

Herkes size sesleniyor bir şey istediğinde... Ben ise 16 yıllık iktidarınız boyunca belki de ilk kez size sesleniyorum ve bir talepte bulunmak istiyorum: "Lütfen ve Allah âşkına şu yerel seçimleri kaldırın!"

Kaldırın yani... Gerek yok seçim falan yapmaya... İnsanlarımız boş yere yalan söylüyorlar, birbirlerini kandırıyorlar. Üstelik, geleceğe dair umutlar da büyük erezyona uğruyor. Kim ne derse desin! Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Akşener, HDP'si Vatan Partisi... Hiçbirini dinlemeyin!

Çıkarın bir kanun: Kentlerden Vali'ler ilçelerden de Kaymakamlar sorumlu olsun. Muhtar bile seçilmesin! Kim Cumhurbaşkanı oluyor, o görevlendirsin!

Hem Başkanlık Sistemine daha hızlı adapte oluruz hem de milletçe oynadığımız tiyatro bir son bulur...

Hem memleketimde hiçkimse 3 kuruş menfaat için kendini hırpalamaz, hem de 3 kuruş çıkar için kendini hırpalayanları gören benim gibilerin morali bozulmaz.

Gelin, şu garibin feryadına kulak verin Sayın Cumhurbaşkanım.

Kaldırın seçimleri falan; Sayın Binali Bey'i Vali yapın, Sayın Murat Aydın'ı da Kaymakam yapın; sonra her ikisini de Belediye Başkanı yetkileriyle donatın!

Beykoz da rahatlasın, İstanbul da rahatlasın...
Editör: TE Bilisim