İBB ve Beykoz Belediye Meclis Üyesi Cemal Sataloğlu, korona virüs nedeniyle ülkenin yaşadığı zor durumlara, uygulamalarıyla hükümetin de adeta tuz-biber ektiğini belirtti. Son olarak Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleri tarafından bağış kampanyası başlatılması ardından ise Hükümetin hem bunu durdurup hem de yeni bir bağış kampanyası başlatmasını işaret eden Sataloğlu, "Böyle hareket edilerek üstüne de bir birliktelikten söz etmek mümkün müdür? Hepsini geçtim de biz 250 bin nüfuslu Beykoz'da nasıl bir araya gelemeyiz, hâlâ anlamıyorum. Sayın Kaymakamımız Belediye Başkanımız ve ilçedeki tüm siyasi partilerin liderleri bir araya gelsek de en azından Hükümet nezdinde gerçekleşemeyen birlikteliği oluştursak olmaz mıydı? Hani, nerede kaldı bizim semt sakinliğimiz? Siyaseti bir yana bırakıp Beykoz'un sıcak yuvalarına elele yardım taşısak, sorunlarımızı hepbirlikte omuzlasak olmaz mıydı?" dedi.

Beykoz Gündem Genel Yayın Yönetmeni Ferdi Güngör'e gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Cemal Sataloğlu, İBB'nin korona virüs sürecinde yaşadıklarını ve Beykoz'a dair planlarını anlattı. Büyükşehir Belediyesinin "üretim seferberliği" kapsamında aralarında Beykoz'un da bulunduğu birçok ilçede tarım alanında önemli yatırımlar gerçekleştireceğini bildirdi. Beykoz köylerinde ücretsiz olarak damla sulama tesisleri inşa edileceğini anlatan İBB Meclis Üyesi Cemal Sataloğlu, bu sırada Beykozlu çiftçilere fide, gübre ve tarım ilacının da yine ücretsiz olarak verileceğini söyledi. Ziraat Mühendislerinin de bu sırada katkı ve denetim desteği sağlayacağını dile getiren Cemal Sataloğlu şöyle dedi:

KORONA VİRÜSÜ ETKİSİNİ BEYKOZLU ÇİFTÇİ AZALTACAK

"İBB, 'iyi tarım uygulamaları çerçevesinde ziraat mühendisi arkadaşlarımızın katkıları ve gözetiminde patlıcan, biber, salatalık, domates ve karpuz üretimi için Beykozlu çiftçimizi ve köylümüzü destekleyecek. Gıda ve Muhtarlık Daire Başkanlığı ile Ağaç  İşleri A.Ş.'nin özverili çalışmaları sonrası süreç son aşamaya geldi. Böylece Covid-19'un tarım ve gıda alanında olumsuz etkileri ve topluma yansıması da azaltılmış olacak. Kır ve kent arasında bir dayanışma ağı kurulacak, her şey cok güzel olacak."

Korona virüsü etkisinin her geçen gün daha da derinden hissedildiğini vurgulayan İBB ve Beykoz Belediye Meclis Üyesi Cemal Sataloğlu, Beykoz'da yaşanan sıkıntıların her geçen gün arttığına dikkat çekti. Evde oturmaya zorlanan Beykozlu'nun çorbasının kaynamadığından yakınan Cemal Sataloğlu, bu konuda harekete geçmek isteyen İBB'nin de İçişleri Bakanlığı ve dolayısıyla da Hükümet tarafından önünün kesildiğine işaret etti. Ankara'da yaşanan ayrımcı tutumun İstanbul başta olmak üzere Anadolu kentlerinde yaşanmaması gerektiğini ifade eden Cemal Sataloğlu şunları söyledi:

SATALOĞLU: "EKMEĞİN SİYASETİ OLUR MU?"

"Beykoz başta olmak üzere İstanbul'un birçok semtinde halk evlere hapsediliyor. Evlere hapsedilen vatandaşlar ise bir yandan gelen elektrik, su, doğalgaz ve kredi kartı faturalarını nasıl ödeyeceğini düşünüyor diğer yandan ise çorbayı yarın-öbürgün nasıl kaynatacağını kara kara düşünüyor. Eskişehir gibi yerlerde ise hazır kaynayan çorbanın altı kapatılıyor. İçişleri Bakanlığı tarafından alınan 'Belediye Aşevi kapatılması' kararı tam bir skandaldır. Biz şimdi bunu Beykoz ölçekli düşünsek, fena mı olurdu? Beykoz'da Kaymakam eliyle Belediye Başkanı, parti liderleri biraraya gelsek, yapılabilecekleri masaya yatırsak, ne kaybedecektik? Beykoz'da bir Aşevi kurduğumuzu, en azından böyle bir zamanda dayanışma ortamı oluşturarak, çalışamayan ve evde çorbası kaynamayan Beykozluya el uzatsak, bunun ne kötülüğü olacaktı?

Böyle bir zamanda siyaset düşünmenin yeri midir, zamanı mıdır? Biz üreticimizi kaybettikten sonra, üretimimizi sekteye uğrattıktan sonra siyaset bizim karnımızı doyurabilecek mi? Korona illeti bu toprakları terketsin, ondan sonra yine yapalım hepbirlikte siyaseti ama şimdi siyaset yapmak doğru mudur? Açlığın, sefaletin siyaseti olur mu? Ekmeğin siyaseti olur mu?"

İBB ve Beykoz Belediyesi Meclis Üyesi Cemal Sataloğlu, Ferdi Güngör'e özel verdiği demeçte, Ekrem İmamoğlu'na yönelik eleştirilere ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile kıyaslanması konularına da açıklık getirdi. İmamoğlu'nun Mansur Yavaş ile kıyaslanmasının anlamsız olduğunu söyleyen Cemal Sataloğlu, şöyle dedi:

CEMAL SATALOĞLU: "SİYASETTE YENİ BİR DÖNEM BAŞLADI"

"Bana göre Sayın Ekrem İmamoğlu ile Sayın Mansur Yavaş'ın kıyaslanması anlamsız. Her ikisi de farklı yapıdaki kentlerde görev yapan Belediye Başkanları... Eğer Ekrem Bey kıyaslanacaksa, İstanbul'un önceki Belediye Başkanları ile kıyaslanmalı. Siz hiç Ekrem İmamoğlu kadar 'İstanbul' vurgulu konuşan başka bir Belediye Başkanı gördünüz mü? Siyasetten uzak durmak ve yalnızca İstanbullunun mutluluğu için çalışmak gayretini bu denli hissetiniz mi? Ekrem Başkan, ülkedeki Belediyecilik anlayışını ve Belediye Başkanı profilini tamamen değiştirmiş bir isimdir. Gerek Sayın Cumhurbaşkanı ile gerekse Sayın İstanbul Valisi ile bir araya gelmek istediğini, İstanbul için kenetlenmek gerektiğini her fırsatta dile getirmiştir.

Diğer yandan Ekrem Başkan, günlük siyaset getirilerini de ilk günden bu yana elinin tersiyle itmiş bir Belediye Başkanıdır. Göreve başlamasının üzerinden henüz 1 yıl bile geçmemişken, kendisine yönelik icraat eleştirileri için henüz 'erken' bile denilebilecekken İBB Başkanımız Ekrem İmamoğlu, Istanbul'un dünyadaki marka değerine katkı sağlayacak çok önemli kararların altına imza atmıştır. Görüyorsunuz, tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüsü olayında dâhil Ekrem Başkan, Avrupa'daki Asya'daki Amerika'daki büyükkentlerin Belediye Başkanlarıyla biraraya gelerek, gelişmeleri değerlendiriyor. İstanbul'daki görünüm ile dünyanın diğer büyükkentlerinin görünümünü kıyaslama olanağı yaratıyor. Tecrübelerin paylaşılması noktasında diğer Büyükkent Başkanlarının uygulama ve fikirlerinden yararlanıyor ve onları da İstanbul tecrübesinden yararlandırıyor. Tüm bunlar ülkemizdeki Belediye yöneticiliği anlayışına yeni bir vizyon getirmektir. Kavgadan ve bir devri sabık yaratma çabalarından uzakta duran Ekrem İmamoğlu, aslında bir duruşuyla belki de hepimizin alıştığı bir yanlış tanımı da sabırla ortadan kaldırarak, çağdaş bir Belediye başkanının aslında nasıl olması gerektiğine dair tarihe önemli notlar düşüyor. İstanbullu ise bir yanıyla Ekrem İmamoğlu'nu sevgiye kucaklıyor, diğer yanıyla da onu ve İstanbul için yapmak istediklerini yavaş yavaş anlamaya başlıyor".

Editör: TE Bilisim