Göreve henüz 2018 yılının Ağustos ayında başlamışken, hemen kolları sıvayıp projelere yoğunlaştınız. Kasım ayı başında Bağcılar'da başlattığınız "Veliler Akademisi" projeniz, henüz 2 gün önce Kartal'da 4. Eğitim dönemini başlattı. Uzm. Mehmet Aksu konferans verdi. Ailelerden gelen geri dönüşlere, bir gazeteci gözüyle baktığımız kadarıyla şunu söyleyebiliriz ki: Memnunlar... Yani belki Urfa'da aynı projenin 'Aileler ilk kez kitap okudu' şekli kadar ses getirmedi ancak bu, projenin İstanbul uygulamasının başarısına da gölge düşürmez.

Sayın Yazıcı,

Şimdi sizden bir gazeteci olarak ricamı dile getirmek istiyorum. Aslında sizden rica etmek elbette benim haddim değil ancak bunu şahsım adına değil; İstanbul'da görev yapan binlerce öğretmen ve yüzbinlerce veli adına istiyorum: Lütfen şu Özel Okullar ile ilgili olarak ciddi bir çalışma yapın. Hatta Veli Akademisi benzeri bir "Özel Okul Sahipleri Akademisi" gibi bir proje bile başlatabilirsiniz. Çünkü bu özel okullar ve onların sorumsuz sahipleri, bu şehirde yaşayan yüzbinlerce vatandaşı ve çocuklarını mağdur ediyorlar ve hiçbir cezai müeyyide ile de karşılaşmıyorlar. Oysa tıpkı askeriyede "TSK'nın ruhuna uygun olmayan emre itaat etmeme" gibi bir kural varken ve bile bile yanlış bir emri uygulayan da ceza alırken; doğru düzgün yönetilmeyen özel okullarda da hem okul sahipleri, hem de onların sistem içerisindeki herkesi mağdur etmesine göz yuman yöneticileri de sorumlu değil mi?

Sayın İl Milli Eğitim Müdürüm,

Özel okullarda çalışan öğretmenler ve personeller maaşlarını alamıyorlar. Öğretmenler, "Ben dönem içerisinde eğer okulu bırakırsam, Eylül ayına kadar bir iş bulamam" korkusu yaşayıp, sineye çekiyorlar. Personel, "Zaten işsizlik almış başını gidiyor, ya sabır Mehmet Efendi" deyip, kan kusup, kızılcık şerbeti içtik, sayıyorlar. İstifa eden öğretmenler ise istemeden de olsa deslerin boş geçmesine neden olup, üzüntü yaşıyorlar. Dolar, benzin, elektrik ve su parasının ayyuka çıkmasına aldırmadan, dişinden tırnağından artırıp çocuğunun geleceğine yatıran veliler ise büyük ama çok büyük bir mağduriyet yaşıyorlar. Özel Okul Sahibi sözde İşadamları ise rahat... Onların yöneticileri, müdürleri de rahat... Öğretmen ve personelin "Patrondur, sever de döver de sanane?" diye düşündüğünü zannediyorlar...

Yanılıyorlar...

Sayın Levent Yazıcı...

Güzel Müdürüm...

Güzel bir uygulaması var Devletimizin, bilirsiniz... Her yıl sağlığa zararlı ürünler kamuoyuna markasıyla, uzantısıyla ifşa edilir. Bu uygulama o kadar yaratıcı ve bir o kadar da başarılıdır ki, internette kısa bir araştırma yapıldığında kolayca sonuç verilerine ulaşılacaktır. Lütfen Sayın Müdürüm... Allah aşkına Müdürüm... Benim aracı olduğum şu sorunun ne kadar büyük olduğuna bir ikna olun ve konuyla ilgili hemen harekete geçin... Lütfen... Bu okullar gerekirse Devletin himayesine geçsin ama yanlış uygulama ve keyfi davranışlardan dolayı da hem Okul sahiplerini, hem de yöneticilerini-müdürlerini kamuoyuna ifşa edin. Edin ki, bir daha acı yaşayan öğretmenlerimiz, işçilerimiz ve uzantısı olan velilerimiz-öğrencilerimiz mağdur olmasın...

Lütfen...

Ha, unutmadan... Bir de Sayın Levent Yazıcı Müdürüm... Lütfen personelinizden Müdürlüğünüze Özel okullardan gelen şikayetleri dikkate almalarını isteyin... ya da gönderdiğiniz müfettişlerden biraz daha titiz çalışmalarını isteyin... Bazıları görevlerini ne hikmetse 2 saatte bitirip dönüyor da... Haberiniz olsun...

Bari önlerine koyulan çayın soğumasını beklesinler...

Saygılar...
Editör: TE Bilisim