Bu akşam Beykoz 15 Temmuz Şehitler Meydanı'nda gerçekleştirilen programda yer alan ve protokol koltuklarında ağırlanan CHP Beykoz İlçe Başkanı Mahir Taştan ve SP Beykoz İlçe Başkanı Şeref Kaçmaz'a konuşmalar içerisinde yer verilmedi. AK PArti Beykoz İlçe Başkanı Mustafa Gürkan ile MHP Beykoz İlçe Başkanı Oğuzhan Karaman'ın kürsüye çıkıp konuşma yaptığı gecede CHP ve SP'nin İlçe Başkanları olduğu halde söz verilmemesini farkeden Beykoz Gündem, konuyla ilgili olarak her iki Başkana görüşlerini sordu. CHP Beykoz İlçe Başkanı Mahir Taştan, "Bu gece Beykoz'da yaşananlar, 15 Temmuz'un ruhuna yakışmamıştır" derken, SP Beykoz İlçe Başkanı Şeref Kaçmaz, "Bu yaşanılanlar tek kelimeyle skandaldır. Bu yaşanılanlar adaletsizlik" şeklinde konuştu.

Mahir Taştan: "Bu darbeyi tek bir siyasi parti değil; Halk durdurmuştur"

"Demokrasi denildiği zaman eşitlik, adalet akla gelir. Söz hakkını Millet vermiştir. Bu söz hakkını da kimsenin kendi keyfine göre kullanması doğru değildir. CHP'nin aleyhine konuşan Gazimizin kendi öz fikrine saygı duyuyorum. İnsanlar fikirlerini her yerde özgürce söyleyebilir. Ama burası siyasi bir ortam değildir. Burası 15 Temmuz'da Halkın demokrasi karşısında verdiği sınavın yıldönümüdür. Bu bir kutlama değil; acıyla kanla örülü o günün anılması ve o günde gerçekleştirilen olayların tarihte bize ders olarak gösterilmesinin yıldönümüdür. Dolayısıyla o gün yaşananlar, hiçbir siyasi partinin tek başına göstereceği gayretle durdurulamazdı.

Bunu Halk durdurmuştur; Halkın verdiği mücadele ve Halkın kararlılığı darbeyi engellemiştir. İktidarıyla, muhalefetiyle engellemiştir. Bu gece Beykoz'da yaşananlar ise o gecenin ruhuna yakışmamıştır."

Şeref Kaçmaz: "Bir yıl önce imzalanan Milli Mutabakat Metni'nin ruhuna aykırı hareket edilmiştir"

"Öncelikle Beykoz Gündem'e teşekkür ediyorum. Şimdi, bu akşamdan önce siz de takip etmişsinizdir; Betpark 8 Temmuz 2017'de Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç ve Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek Bey'in davetiyesiyle biz 8 Temmuz'da yapılan İçimizdeki Kahramanlar Programı'na katıldık. Resmi olarak davet edildik o programa ve biz de icabet ettik. Geçtiğimiz hafta 8 Temmuz'da yapılan o programa Saadet Partisi olarak, Başkanımız ve Yönetim Kurulumuz ile birlikte katılım gösterdik. Belediye Meydanı'nda 19.30'da hazır bulunduk. Programın başlama saatine kadar yaklaşık 1 saat bekledik. Programda, muhalefet partisinden ilçe başkanı olarak bir tek biz vardık. Öyle olduğu halde hiçbir konuşmacı ve sunucu bizden bahsetmedi ve yokmuşuz gibi davranıldı.

Biz, bize yapılan davete o gün katıldık ve bize reva görülen tüm bu yok saymalara karşın, pişman da olmadık. Biz, görevimizi yaptığımıza inandık. İçimizdeki Kahramanları anmaya geldik, andık ve ayrıldık. Bu akşam ise özel bir davet yoktu. Herhangi bir resmi davet de olmadı. Belediyeden her zaman olduğu gibi SMS ile bu akşam bir anma programı olduğu bilgisi geldi. Biz, 1 yıl önce nasıl sıkıntılar yaşadığımızın bilinciyle, derhal ve bir an önce milli birlik sağlanması adına 15 Temmuz işgal girişiminin ardından ilk Çarşamba günü Beykoz'da faaliyet gösteren Adalet ve Kalkınma Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Saadet Partisi, Vatan Partisi ve Büyük Birlik Partisi İlçe Başkanları olarak Sayın Belediye Başkanımızın önderliğinde bir an önce bir araya geldik ve Milli Mutabakat Metni imzaladık. O metni tüm İlçe Başkanları olarak imzalarken söz aldık, düşüncelerimizi sözlü olarak ifade ettik ve bunu yazılı metne çevirdik. İmza altına alarak ulusal basına ve yerel basına ilan ettik.

Üzerinden 1 yıl geçti üzerinden ve bu akşam için özel bir davet almamaıza rağmen böyle bir günde; Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nde Şehitlerimizi anmak, Halkımızla tüm siyasi partiler olarak bir araya gelmek, Gazilerimize iyi dileklerde bulunmak istedik. Ancak programda iktidar partisi İlçe Başkanı söz aldı, Kaymakamımız ve Belediye Başkanımız da kamu idarecileri olarak söz aldı ve bunun yanı sıra muhalefetteki Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkanı'na da söz verildi. Ana muhalefet partisi İlçe Başkanı Mahir Taştan Bey de programdaydı. Kardeşimize söz verilmedi. Hani, ölçü ne? Meclis'e giren partiler desek, CHP'ye de söz verilmedi. Eğer bir sene önceki Milli Mutabakat Metni'nin ruhuyla hareket edilecekse, yarım asırdır Türkiye'nin hep hayrına çalışmalar yapan Saadet Partisi'nin İlçe Başkanına neden söz verilmedi? Programın sahibi Belediye Başkanımız mıdır Kaymakamımız mıdır bilmiyorum ancak bu akşam bu yaşadığımızı skandal olarak nitelemek, adaletsizlik olarak nitelemek istiyorum."

Editör: TE Bilisim