Osmanlı döneminde kurulan ve Cumhuriyet'in kuruluşuna tanıklık eden 210 yıllık Beykoz Kundura Fabrikası'nın geçmişini  yaşatmak için Kundura Hafıza Derneği kuruldu. Dernek ilk sergisini, Mayıs ayında açacak. 

Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası,1810 yılında Osmanlı Padişahı II. Mahmut döneminde kuruldu. Önce Osmanlı’ya ardından da Türk ordusuna ayakkabı için deri üretimi yapan fabrika,1933 yılında Sümerbank’a devredildi. Bir döneme damgasını vuran ‘Sümerbank ayakkabılarının üretildiği fabrika, 80’li yıllarda sadece asker ayakkabısı imal etti.

1999 yılında kapanan, 2005 yılından itibaren de film platosu olarak kullanılan fabrikasının tarihini yaşatmak için ‘Kundura Hafıza Derneği’ kuruldu. Dernek ilk sergisini Mayıs ayında açacak.

“OSMANLI VE SANAYİ DEVRİMİ DÖNEMİNDE ÖNEMLİ ROL OYNADI

Beykoz Kundura Fabrikası’nın kültürel mirasımızın bir parçası olduğunu söyleyen Beykoz Kundura Kültür Sanat Direktörü Buse Yıldırım, “Beykoz Kundura, aslında hepimizin televizyon dizilerinden aşına olduğu bir mekân. Beykoz Kundura, 2005 yılından bu yana televizyon dizilerine, sinema filmlerine ve klip çekimlerine ev sahipliği yapıyor” dedi.

Yıldırım, “Ancak bunların ötesinde Beykoz Kundura kültürel mirasımızın bir parçası. Osmanlı dönemi ve sanayi devrimi döneminde önemli rol oynayan bir yer. Bizler de Beykoz Kunduranın özelleştirilmesi sonrası da yine bir üretimin devam ediyor olmasını çok önemsedik. Aynı zamanda Beykoz Kunduranın yeni kimliğini kurgularken geçmişinden ilham aldık”

BEYKOZ’UN KONUMU GEREĞİ ENDÜSTRİYELLEŞMENİN İSTANBULDA KALBİ OLUYOR

Beykoz Kundura’nın Osmanlının sanayileşmeye attığı adımın temsilcisi olduğunu belirten Yıldırım, şunları söyledi:

Beykoz Kundura hiç planlanmadan bir platoya dönüştü. Binanın her bir dokusu gerçekleştireceğimiz projelere ilham verdi. Beykoz Kundura bu yaratıcı sektörde kendi kendine sahip çıktı. Beykoz Kunduranın hikayesi İkinci Mahmut döneminde başlıyor. Abdülhamit döneminde kâğıt fabrikası olarak kullanılıyor. Sonra kapanıyor. Ancak Beykoz’un konumu gereği endüstriyelleşmenin İstanbulda kalbi oluyor. Fabrika en son deri ve ayakkabı üretimine dönüşüyor. O dönemlerde deri buraya ham olarak geliyor. Ve son haline kadar işleniyor. Bu süreç içerisinde Cumhuriyet’in ilanı ile Sümerbank Deri İşletme müessesesi oluyor. 1980 sonrası ülke ekonomi politikasının değişmesiyle fabrikada üretim yavaşlıyor. Fabrika altın yıllarını 60’larda ve 70lerde yaşıyor. Fabrika ilk resmi zararını 86 yılında yaşıyor. İşçi alımlarını yavaşlatıyor. Bir noktadan sonra artık sadece orduya botlar üretmeye başlıyor. Fabrikanın resmi kapanışı 99 yılında oluyor.

YENİ BİR HİKÂYELER ARAMAYA GEREK YOK GEÇMİŞE BAKMAK YETERLİ

Beykoz Kundura’nın bir dönem Balkanların en büyük sanayi alanı olduğunu vurgulayan Yıldırım, Beykoz Kundura artık yaratıcı bir sektöre hizmet ediyor. Beykoz Kundura ayakkabı üretiminden hikâye fabrikasına dönüştü. Beykoz Kundurada bizi en çok cezbeden şey buranın sosyal hayata da odaklanıyor olması. Beykoz Kunduranın kreş, voleybol takımı ve sineması var. Bazen yeni bir hikâye aramaya gerek yok geçmişe bakmak yeterli diye konuştu.

Yıldırım, sözlerine şu şekilde devam etti:

Beykoz Kundura Fuayesi, eski kazan dairesi. Arkamda bulunanda bir Rus fırını. Biz de burayı restore ederken bütün hikâyeye kazan dairesinden başladık. Yine Kundura Sinema’nın kuruluşunda, buradaki geçmiş hikayelerden fazlasıyla beslendik. Bizler de Kundura Hafıza olarak, bu dönüşüm projesinde, hikayeler üzerinde odaklandık.

Burada bulunan tarihi makineleri yakın tarihe kadar depoda saklıyorduk. Projelerimize ilk olarak Tarih Vakfı ile başladık. Beykoz Kundurada kazan dairesi olarak adlandırdığımız binanın bir bölümü, bir dönem elektrik üretimi ve dağıtımında da aktif olarak kullanılmış. Bizler her ne kadar mekanı dönüştürsek de o döneme ait bütün makineleri sakladık.

Beykoz Kunduranın deri dolaplarının olduğu yer ise, Beykoz Kunduranın ne kadar kapsamlı bir sanayi işletmesi olduğunu gösteriyor. Çünkü burası o dönemlerde derilerin ilk işlem gördüğü yer. O dönemde belli bir kimyasal malzemenin içerisine sıvılar aktarılıyor. Sonrasında bu deri dolapları içerisinde dönerek, deri tüylerinden ayrılıyor. Bugün ise burası farklı hikayelere ev sahipliği yapıyor.
(DHA)

Editör: TE Bilisim