CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı. İstanbul 2 No'lu Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu'na ait bir belgeyi yayımlayan Tekin, "Dikey mimari, yatay mimari diye tartışıyoruz. Beykoz'da 1'nci 2'nci ve 3'üncü derece SİT alanlarının imara açılması için süreç başladı" şeklinde de yorumda bulundu. Beykoz Gündem'in araştırmaları ise durumun pek de bu şekilde olmadığı yönünde... Uzmanlar, sözkonusu belgede yer alan tüm yerlerin ya şahsa ait müstakil alanları işaret ettiğini ya da daha önceden alınan ruhsatların süresinin uzatılmasını talep ettiğini söylüyorlar. Diğer yandan da Uzmanlara göre yüzde 73'ü orman alanı olan Beykoz'un 1'inci dereceden alanlarında dikey mimarinin oluşması neredeyse imkânsız.

Beykoz'un da içinde olduğu İstanbul 1. Bölge'den Milletvekili seçilen CHP'li Gürsel Tekin, sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı. Beykoz'un 1, 2 ve 3. derece SİT alanlarının imara açılacağını iddia eden Tekin, mesajının sonunda "Bakanlığa soruyorum, bu alanları kimin talebiyle, hangi kamu yararını gözeterek, niye yapılaşmaya açıyorsunuz?" diye yazdı. Gürsel Tekin'in mesajında yer alan belgeyi Beykoz Gündem'e özel yorumlayan Uzmanlar ise yazılanlardan Tekin'in sözünü ettiği sonuçların çıkarılamayacağını anlattı. Uzmanlara göre belgede adı geçen yerler, zaten rutin olarak başvurusu yapılan ve teknik incelemeye tabi tutulan özel mülkler. Diğer yandan kimi mülklerin ruhsatı zaten var ancak süresi dolmaya yakın olduğu için sahipleri ruhsat süresini uzatmak istiyorlar.

Beykoz'un 1, 2 ve 3'üncü derece SİT alanlarının imara açılması konusunda ise Uzmanlar, şöyle diyorlar:

"Beykoz'da dikey mimarinin oluşması pek mümkün değil. Burada dikey mimari olarak, gökdelenler kastedilse de aslolan, komşuluk ilişkilerinin devam etmesi anlamındadır. Bu tanımla da Beykoz'da komşuluk ilişkileri devam ettiği gibi gelecekte de bunun süreceği ortadadır. Çünkü Beykoz'un özellikle 1. derece SİT alanlarına bina dikileceğini düşünmek bile bir hayaldir. Beykoz bugün 2. derece SİT alanlarında bile henüz tam anlamıyla Beykozlu'yu rahat ettirememiştir. 

Diğer yandan Beykoz'un yüzde 73'ü ormanlık alandır ve bu hangi yasa çıkarsa çıksın asla değişmeyecek bir durumdur. Dolayısıyla burada paylaşılan belgenin de ötesinde bir gün Beykoz'un tamamının imara açıldığı ilan edilse bile 300 kilometrekarelik alanın ancak yüzde 27'si imardan yararlanabilecektir. Beykoz nüfusunun da tüm izinler çıktıktan sonra bile 400 bini bile bulamayacağı tahmin edilmektedir. Beykoz'da henüz Gürsel Tekin'in ifade ettiği bir süreç başlamamıştır ve paylaşılan belgede de buna dair bir bilgi yer almamaktadır. Belki belgede 1. Maddede yer alan ETBAR konusu kafa karışıklığı yaratmıştır ancak vatandaşın pek duymadığı bu konu zaten uzmanlar tarafından yıllardır bilinmektedir. ETİBAR, Ekolojik temelli bilimsel araştırma raporu demektir ve bu raporu hazırlayan kişiler de Devlette kadrolu olarak çalışan konusunda uzman kişilerden meydana gelmektedir. Bu anlamda hazırlanan raporlar ise ne ilktir ne de son olacaktır. Bu konudaki araştırma ve bulgular, imar izinleri açısından son derece önemlidir ve ilgililer de bu konuyu zaten bilmektedir"

Gürsel Tekin'in atmış olduğu twit;

Editör: TE Bilisim