Öncelikle selam eder büyüklerimin ellerinden küçüklerimin gözlerinden öperim.

Beykoz, İstanbul’un 39 ilçesi içerisinde eğitim başarısı sıralamasında ne yazık ki son sıralarda yer almaktadır. Bu durumla ilgili olarak pek çok sebep sıralanabilir. Fakat en büyük sebep eğitim yöneticilerinin duyarsızlığından kaynaklanmaktadır: İlçenin eğitim kalitesini yükseltmek adına elle tutulur hiçbir şey yapılmadan geçen yıllar... İstisna teşkil eden 3-5 okul müdürü haricinde, “Aman göze batmayayım, suya sabuna dokunmayayım, sendika ile de iyi geçineyim ve böylece müdürlüğümü bir dönem daha uzatayım.” felsefesi ile yıllarını eskiten okul müdürleri ve ilçe milli eğitim müdürlüğü idarecileri... Hâl böyle olunca on binlerce öğrencinin heba olan eğitim hayatları... Dostlar alışverişte görsün misali birbirinin kopyası olan âdet yerini bulsun faaliyetleri... Okumaya, anlamaya ve yorumlayıp çözümlemeye dair hiçbir şey... Gayretli öğretmenlerin önüne konulan engeller... Eğitimi siyasete angaje eden bir anlayış ve kaçınılmaz sonuç: Koca bir fiyasko...

Geçmişte ilçenin ve de özellikle öğrencilerin okuma alışkanlığı ve kitap kültürünü geliştirmesi adına yapmaya çalıştığımız faaliyetleri düşününce insan üzülmeden edemiyor. İlçeyi betonla imar etmekten tabiri caizse insan imar etmeye çaba ve kaynak harcamayan bir belediye de buna tuz biber ekiyor. 


Sn. İlçe Milli Eğitim Müdürü ve Okul İdarecileri, Türkçe Öğretmenleri ve Sınıf Öğretmenlerim;

Bir çocuğun en önemli gelişim aracı sizin de bildiğiniz gibi kitaptır. Bu çerçevede elle tutulur ne proje yaptınız? İstanbul’da örnek gösterilecek hangi işe imza attınız?  Bu çerçevede ilçenizde yaşayan, kitap yazan, sanat eseri ortaya koyan pek çoğu da meslektaşınız olan kimleri okullarınıza davet ettiniz, çocuklarla buluşturdunuz, söyleşi ve imza etkinliği yaptınız? Yazın hayatına emek veren, nitelikli eserler ortaya koyan burnunuzun dibindeki bu insanları kâh kıskançlık kâh korku kâh vizyonsuzluk sebebiyle daha ne kadar görmezden geleceksiniz? Diğer ilçelerin ve hatta illerin okullarına, kitap fuarlarına ve benzeri etkinliklere davet edilen ve birikimlerinden yararlanılan Beykozlu bu yazarlara herkesten çok sizin sahip çıkmanız gerekmiyor mu? 

Sn. İlçe Milli Eğitim Müdürüm, Pandemi dönemi online eğitim sürecinde Beykoz’un öz evladı, öğrencilerin ve velilerin gözbebeği öğretmenlerimizden biri Eba Tv’nin ekran yüzü olarak, bir kaçı da işin mutfak tarafında uzunca bir süre evlerinden ve ailelerinden uzakta çok başarılı bir performans ortaya koydular ve  ülkemizin eğitim hayatına katkıda bulunmak için gecelerini gündüzlerine kattılar. Onları davet edip hak ettikleri değeri verdiniz mi, teşekkür ettiniz mi, ödüllendirmeyi akılınızdan geçirdiniz mi? 

Sayın hocalarım, unutmayın ki bu günler geçer gider. Yaptıklarınızdan, daha doğrusu yapmadıklarınızdan utanır ve mahcup olursunuz. Geçmişte pek çok zaman yanınızda durmuş, pek çok konuda destek olmuş bir dostunuz olarak sizleri uyarmak istiyorum:

Yapmayın!.. Beykoz’da görev yaptığınız sürece bu ilçeyi üst basamaklara çıkarma ülküsü ve gayretinden daha fazla uzaklaşmayın!..